Vadeli kontratların bitişi, bilançoların zayıf performansı, JP Morgan ve Morgan Stanley ’in Türk Bankaları’nın riskine vurgu yapan raporları ve bölgede gelişen jeopolitik risklerin gölgesinde BİST100 temmuz ayını 50 günlük hareketli ortalamalarının altına gerileyerek kapattı. Bugün haftanın sonuna yaklaşırken bankacılık endeksinin öncülüğündeendeksin tekrar yükseldiğini görüyoruz. Üstelik piyasada hafta başından beri bankalara gelen alışların yabancı alışı olduğu düşünülüyor.
BİST100 Ağustos ayına yeni bir sayfa açarak başladıdiyebiliriz. Endeks gün içinde 10880 puana kadar yükseldi.Kapanışta 159,1 puan artan endeks günü 10798 puandan tamamladı. İşlem hacmi günün ilk yarısında artarak 60 Milyar TL’nin üzerine çıkmıştı, 2. Yarıda işlem hacmi kısmen daraldı. Gün sonunda BİST100’ün işlem hacmi 92 Milyar 583 Milyon oldu.
Bugün piyasada yaşanan bahar havasında dün FOMC tutanaklarında ve Powell’ın konuşmasındaki güvercin tonunun etkisi var. Gelecek hafta içeride enflasyon verisini ve raporunutakip edeceğiz. Risk iştihanın kalıcı olup olmayacağını henüz bilemiyoruz.
Pazartesi ve Salı gerileyen endeksle birlikte dibe yaklaşan indikatörler Salı kapanışından sonra bir tepki alışı umudu yaratmıştı fakat İran-İsrail gerginliği ve Çarşamba etkisiyle derinleşen satışlar 10450 Gabini doldurana kadar geri çekilme ihtimalini gündeme getirdi.
Bugün Endeks grafiği, 20 Temmuz’da başlayan düşen kanalın üst bandını kırarak kapattı. 10710 puanda GAP bırakarak yükseldi. 10900 puanda 10 günlük ortalama, 10950 puanda 20 günlük ortalama var. Bu seviyelerde zorlanabiliriz. İndikatörler karışık sinyaller veriyor, bazı orta vadeli göstergeler alış sinyali üretirken, trend indikatörleri hala zayıf yükselişle birlikte işlem hacminin artmasına ihtiyaç var. Olası geri çekilmede 10710 gabini doldurabiliriz. Yarın gün içinde aşağıya doğru 10730,10700 destek, yukarıya doğru 10830,10880 direnç olarak karşımıza çıkabilir. Yükselişin devamı için 10900 hatta 950 üzeri kapanış harika olur.
Mayıs ayından beri borsada testere hareketleri izliyoruz, aynı dönemde tahvillere para girişi devam ederken borsadan 2 Milyar dolar yabancı sermaye çıkışı oldu. Bugün Merkez Bankasının açıkladığı verilerde bir önceki hafta 700 milyon dolarlık tahvil satışı gerçekleştiren yabancıların 1,36 milyar dolarlık devlet iç borçlanma senedi aldığını görüyoruz. 26 Temmuz haftasında DİBS stoku 12,3 milyar dolardan 13,7 milyar dolara yükseldi.
Hisse tarafında yabancı pozisyonlarında tutarlı bir alış veya satış eğilimi yok. Ortada 125-130 Milyon dolar civarında bir para dolaşıyor, Perşembe günleri açıklanan TCMB verilerinde bu paranın bir hafta girdiyse diğer hafta çıktığına şahit oluyoruz.
Moody’sin not arttırımından sonra endeksin zirve yaptığı hafta kar realize eden yabancı sermaye bir sonraki haftaya sarkan satışları karşıladı ve 134 milyon dolarlık hisse senedi alışı yaptı. Bugün gelen TCMB verilerinde 26 Temmuz haftasında tekrar 128,5 milyon dolarlık hisse senedi satış yaptıklarını gördük. Bir önceki hafta aldıkları 124,5 milyon dolarlık hisseden fazla satış yapmışlar. Yabancı Hisse senedi stoklarının piyasa değeri 41,5 milyar dolardan 40,6 milyar dolara gerilemiş.
Hafta başından beri endeks geri gelirken bankacılık ve holding sektöründe artan ilgi ve borsanın bugün gösterdiği performansa bakacak olursak, gelecek Perşembe açıklanacak veride BİST’te yabancı sermayenin alış tarafında olması muhtemel görünüyor.
Bankacılık tarafında yukarı yönlü hareket kapanışta %3,51’e ulaştı. Hafta başından beri bilançoları açıklanan Garanti ve Yapı Kredi’ de yoğunlaşan alışlar görüyoruz. Düşüşle birlikte 14500 desteğine gerileyen bankacılık sektör endeksi 15 bin puanın üzerine geri döndü ve günü 15105 puandan tamamladı. Yapı Kredi %6, Garanti %4, İSCTR %3,6’lık bir performans gösterdi.
Diğer sektörlerde daha sınırlı olsa da alışların genele yayıldığını söyleyebiliriz Ulaştırma endeksi %3, holding 1,76, sınai endeksi %1, iletişim %1,71 yükselişle günü tamamladı.Artan jeopolitik risklerle birlikte gerileyen THY hisseleri düne göre %2,85 yukarıda kapanış yaptı.
Bütün yabancı ve yerli raporlarında bankacılığın en kötü döneminin bu yılın 2. Çeyreği olacağından bahsediliyordu,beklenenin üzerinde kar açıklayan Garanti hariç bilançoların çoğunlukla tahminlere uygun olduğunu görüyoruz. Bankalarda alışlar devam ederse, en kötü geride kaldı, bundan sonra beklenen toparlama satın alınıyor diyebiliriz.
2. Çeyrekte gelen bilançolar reel sektör şirketlerinin karlılıklarında sorun olduğunu gösteriyor. Aslında enflasyonist ortamda büyük karlar elde eden şirketlerin, enflasyon muhasebesinde gerçek performansları ortaya çıkıyor. Özellikle imalat tarafında soğuyan ekonomiye paralel ciddi bir daralma var.
Küresel piyasalara baktığımızda, Avrupa endeksleri bugün satıcılı bir seyir izledi. Euro bölgesinin enflasyon verileri beklenenin biraz üzerinde açıklandı.
Dün Fed beklendiği gibi politika faizini değiştirmedi. Powell konuşması temkinliydi fakat eylülde faiz indirimine yeşil ışık yaktı. Önümüzdeki 2 yılda enflasyonun yüzde 2 ye inmesini bekliyor. ABD Enflasyonu 3 düzeyinde katılık gösteriyor.
Powell dün yaptığı konuşmada hem %4,1’e dayanan istihdam düzeyinde olası sert iniş riskini, hem de enflasyonu dengede tutacak bir politikanın gerekliliğine değindi. ABD Piyasalarında Eylül, kasım ve aralık toplantılarında 3 kez indirim beklentisi yüzde 77 düzeyinde fiyatlanıyor.
ABD tarafında, Fed sonrası 3 endekste yükselerek kapatmıştı. Nasdaq’ta %3’e yakın bir artış yaşanırken Russel 2000 %0,51 arttı. Bugün üç endeks de yüzde bir buçuğun üzerinde geriledi. Spot altında ve ona paralel gram altında jeopolitik gelişmelere rağmen yön aşağı döndü. ONS 2440’ın üzerinde kaldığı sürece 2480 direncini tekrar deneyecektir. 2410 destekseviyesi.
Küresel piyasaları etkileyecek bir gelişme de yaklaşan ABD seçimleriyle ilgili, Trump anketlerde Harris’in gerisinde kalmaya başladı.
Yorumlar kapalı.