“Para Para Para
Varlığı bir dert
Yokluğu yara,”
Çocukluğumuzun güzel şarkısı.
Son yıllarda borsada, sanayide her yerde yokluğundan vücudu yaralar sardı.
İşler yarı yarıya düştü, kredi faizleri, bulana, %70’lere geldi.
Milyon dolarlık fabrika sahipleri eskiden ücret ödemek için banka kapısında beklerdi, şimdi elektrik, su, telefon faturası için dahi kaynak arıyor.
Çek, senet, şirket kartı ile kriz atlatmaya çalışıyor. Ancak alacak tahsilat riski giderek artmış, satışlar düşmüş, stoklar arşa varmış ve piyasa kilitlenmişken nakdi çevirmek mümkün mü?
Makine var, arsa-arazi var, kısacası her türlü değer var, âmâ ya ipotekli yada teminat karşılığı; para yok.
Finansman maliyetlerindeki artış, işlerin düşük gitmesi, vadeli satışların hızlanması piyasada nakit kıtlığını artırdı. İşletmeler işçilik ve operasyonel giderlerini ödemede zorluk çekerken, ticari kredi kartlarındaki düşük limitler piyasada ticareti zorluyor.
Özellikle sanayicilerin elindeki makine, bina ve arazi gibi değerli varlıklara rağmen nakit bulamaması bazı sanayicilerin maaş ve elektrik faturalarını dahi ödeyememesine yol açıyor. Yanı sıra nakit ödemelerin neredeyse imkansızlaşması özellikle hammadde alımlarında firmaların aylık yüzde 5 ila 7 arasında vade farklarıyla karşı karşıya kalmasına neden oluyor.
Küçülme ve iflaslar kapıda.
Öte yandan piyasadaki nakit sıkışıklığı ticari kredi kartı kullanımı ve piyasada dönen çek tutarlarına ilişkin verilere de yansımış durumda. Bankalararası Kart Merkezi’nin (BKM) Yerli Kredi Kartlarının yurtiçi ve yurtdışı kullanım verilerine bakıldığında, ticari kartların kullanım tutarı, yılın ilk 6 ayında yüzde 97 artarak 1 trilyon 594 milyar TL’yi geçti. Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Risk Merkezi verilerine göre ise, ocak-haziran döneminde bankalara ibraz edilen çek tutarı yüzde 85 artarak 1 trilyon 366 milyar TL’ye ulaştı. Bu dönemde karşılıksız işlemi yapılan çek tutarı da yüzde 254 artarak 68 milyar TL’ye dayandı.
Sınav zor geçiyor, bedeli ağır. Sonu hayırlı olsun
Yorumlar kapalı.