Avrupa Merkez Bankası’nın bugün çeyrek puanlık bir faiz indirimi yapması bekleniyor. Bu, Haziran ayındaki önemli bir indirimin ardından bu yıl mevduat faizinde yapacağı ikinci indirim olacak.
Beklenen faiz indiriminin arkasındaki başlıca etkenlerden bazıları, avro bölgesi genelindeki durgun ekonomik büyüme ve Ağustos ayında merkez bankasının %2 hedefine doğru gerileyen azalan enflasyon.
Avro bölgesi enflasyonu, Temmuz ayındaki %2,6’dan düşerek Ağustos ayında üç yıllık düşük seviyesi olan %2,2’ye geriledi. Enerji, gıda, alkol ve tütün gibi daha değişken bileşenleri hariç tutan çekirdek enflasyon, Temmuz ayındaki %2,9’dan düşerek Ağustos ayında %2,8’de sabit kaldı.
Birçok piyasa katılımcısı için büyük soru, ECB’nin Perşembe günü faiz oranlarını düşürüp düşürmeyeceği değil, bundan sonra ne olacağına dair herhangi bir ipucu verip vermeyeceği.
Berenberg Bank’taki ekonomistler, ECB’nin 17 Ekim’de politika yapıcılar tekrar bir araya geldiğinde, Temmuz ayında yaptığı gibi, 12 Aralık’ta faiz oranlarını bir çeyrek puan daha düşürmeden önce ara vermesini bekliyor.
ECB’nin toplantısı, Federal Rezerv’in kendi faiz indirimi döngüsünü başlatmaya hazır görünmesinden sadece birkaç gün önce gerçekleşiyor.
Ekonomist, ECB’nin büyüme görünümünü çevreleyen ‘birçok riskten’ çekindiğini söylüyor
S&P Global Ratings’ten bir ekonomist, Perşembe günü Avrupa Merkez Bankası’nın büyüme görünümünü çevreleyen bir dizi riskten çekineceğini söyledi. Bunlar arasında nakliye maliyetleri, enerji politikası ve uluslararası ticaret yer alıyor.
S&P Global Ratings’in EMEA baş ekonomisti Sylvain Broyer, Perşembe günü CNBC’nin “Squawk Box Europe” programına verdiği demeçte, “Görünümle ilgili birçok risk var.” dedi.
Broyer, “ECB işgücü piyasasında neler olup bittiğine odaklanıyor çünkü şu anda işgücü piyasası hala sıkı, bu nedenle hizmet enflasyonu yaz boyunca yeniden hızlandı ve bunun nedeni işgücü maliyetlerinin birçok kişinin beklediği kadar hızlı bir şekilde azalmaması.” dedi.
“ECB’nin işgücü piyasasına odaklanması gerçekten bir denge eylemi; bir yandan sıkı bir işgücü piyasasıyla ilişkili enflasyon riskleri, diğer yandan da işgücü maliyetleri işverenler için sorun haline gelirse tersine dönme ve çok daha zayıf bir büyüme riski var” diye ekledi.
Yorumlar kapalı.