İstanbul, Türkiye – İslami finans sektörü, küresel çapta etik yatırım prensiplerine olan talep ve teknolojiye adaptasyonla birlikte, 2024-2029 döneminde yüzde 10’un üzerinde yıllık bileşik büyüme oranı yakalamaya hazırlanıyor. Sektörün toplam varlıklarının, önümüzdeki yıl itibarıyla 5 trilyon doları bulacağı tahmin ediliyor. Son 10 yılda yüzde 10-12 oranında büyüme kaydeden İslami finans, bankacılık, sermaye piyasaları, para piyasaları ve sigorta gibi alanlarda hizmet veriyor ve yalnızca Müslüman nüfusun yoğun olduğu ülkelerle sınırlı kalmıyor.
İslami Finansın Küresel Yükselişi: Etik ve Sürdürülebilir Yatırım Trendi
İslami finans sektörü, etik ve sürdürülebilir yatırım ilkelerine uygunluğu sayesinde tüm dünyada yatırımcıların ilgisini çekmeye devam ediyor. İngiltere, Güney Afrika ve Lüksemburg gibi ülkeler, İslami bankacılık ürünleri ve sukuk (İslami tahvil) ihracı yaparak bu alandaki küresel yatırımcıları kendine çekiyor. Özellikle Londra, İslami finansın Avrupa’daki merkezi olarak dikkat çekiyor.
Yükselen Teknolojiler ve İslami Finansın Geleceği
İslami finans sektörü, dijitalleşme ve fintech teknolojilerinin etkisiyle büyük bir dönüşümden geçiyor. Blockchain teknolojisi, şeffaflığı artırarak ve işlemlerde belirsizliği azaltarak İslami finansın büyümesine katkı sağlıyor. Bu teknoloji sayesinde, yatırımcılar etik ilkelere uygun, güvenli ve çevre dostu finansal ürünlere daha kolay erişim sağlayabiliyor. Böylece İslami finans, Birleşmiş Milletler’in sürdürülebilir kalkınma hedefleriyle de uyumlu bir şekilde genişlemeye devam ediyor.
Türkiye, İslami Finansta Afrasya’nın Merkezi Olmayı Hedefliyor
İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi İktisat Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Metin Toprak, Türkiye’nin coğrafi ve kültürel konumu itibarıyla Afrika ve Asya’nın kesişim noktasında stratejik bir oyuncu olma potansiyeline sahip olduğunu belirtti. Prof. Dr. Toprak’a göre, Türkiye, İslami finansın küresel yükselişinden faydalanarak Afrasya bölgesinde etkili bir finans merkezi haline gelebilir. Ancak bu hedefe ulaşmak için şeffaflığın artırılması, düzenleyici çerçevelerin sadeleştirilmesi ve uluslararası standartlara uyumlu bir yapı oluşturulması gerektiğine dikkat çekti.
İslami Finansta Büyümenin Önündeki Engeller ve Türkiye’nin Rolü
İslami finansın, küresel yatırımcılar için daha cazip hale gelebilmesi adına, şeffaflık eksikliği, düzenleyici karmaşıklık ve çift düzenleme yükü gibi sorunların çözülmesi büyük önem taşıyor. Türkiye, bu alandaki potansiyelini tam anlamıyla gerçekleştirebilmek için, sektördeki farkındalığı artırmalı ve uluslararası standartlara uyum konusunda adımlar atmalıdır. Böylece, İslami finans sektöründe bölgesel ve küresel bir güç olarak öne çıkma şansı elde edebilir.
Kaynak: AA- Yunus Türk
Yorumlar kapalı.