2002 yılında ILO (Uluslararası Çalışma Örgütü) tarafından ilan edilen 12 Haziran Dünya Çocuk İşçiliği ile Mücadele Günü’nde Türkiye’deki durum şöyle: 2019 yılında TÜİK’in açıkladığı rapor dışında bir istatistiksel veri mevcut değil. TÜİK’in açıkladığı raporda mülteci çocuklar yer almazken buna rağmen 720 bin çocuk işçinin çalıştığı raporla birlikte açıklandı.
Özellikle Suriye’deki iç savaştan kaynaklı Türkiye’ye gelen ve şu anda eğitim çağında bir buçuk milyon çocuk bulunuyor. MEB rakamlarına göre eğitimde yer alanların sayısı ancak mülteci çocukların yarısı kadar. Geride kalanlar ise sokakta, tarlada, özellikle tekstil sektöründe çalışıyor.
Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu da (TESK), 2017 den bu yana yurdun bir çok ilinde “Çocuk Hakları ve İş İlkeleri Programları” kapsamında “Çocuk İşçiliği” konusunda dikkat çekmektedir.
Dünya Çocuk İşçiliği ile Mücadele Günü vesilesiyle yazılı bir mesaj yayınlayan Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken
“Biz esnaf ve sanatkarlar teşkilatı olarak, çocuklarımızın mesleki eğitim almasının, geleceklerini karartmadan meslek öğrenmeleri için en doğru yol olduğuna inanıyoruz. İleride esnaflık yapmak isteyen, babadan kalan mesleğini devam ettirmeyi amaçlayan, ülkemizdeki tüm çocuklara çıraklık, kalfalık ve usta öğreticilik belgelerini almaları konusunda önemli faaliyetler yürüttük. Bizim çıraklarımız çocuk işçi değildir, onlar ustalarından meslek öğrenen öğrencilerdir. Çıraklık eğitimi ile pratik eğitimi usta öğreticilerinden alan çocuklarımız aynı zamanda okullarında da teorik eğitimlerini almaktadırlar. Böylece çocuklarımız bir yandan eğitimlerine devam ederken, bir yandan da meslek öğrenmektedirler. Bu kapsamdaki maddi ve manevi destekleri de bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da devam ettireceğiz” ifadelerini kullandı.
Dijital teknolojilerin etkisiyle değişen iş hayatında yeni refleksler geliştirdiklerini belirten Palandöken, “TESK-UNICEF işbirliği ile ‘Yeni Refleksler’ geliştiriyoruz. Büyük bir dönüşüm içinde olan yeni iş dünyası, yeni bir biz gerektiriyor. Mesleklerin geleceğe yönelik ihtiyaçları göz önünde bulundurularak müfredatlar güncellenmeli ve öğrencilere geniş bir yelpazede beceriler kazandırılmalıdır. Yaptığımız program ile çocuklarımızın, gençlerimizin ve ustalarımızın dijital dönüşüme ayak uydurmaları için birçok yenilikçi eğitim programlarına katılmalarını sağlıyoruz. Sonuç olarak çocukların haklarına saygı duymak ve onlara sağlıklı bir gelecek için gerekli eğitim ve fırsatlara erişim imkânı sunmak, çocuk işçiliğiyle mücadelede atılması gereken temel adımlardır. Bu sorunu çözmek için herkesin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi hayati önem taşımaktadır” dedi.
Yorumlar kapalı.