Açığa satış işlemi, Sermaye Piyasası Araçlarının Kredili Alım, Açığa Satış ve Ödünç Alma ve Verme İşlemleri Hakındaki Tebliğ (Seri: V, No: 65)’de ;
Sahip olunmayan sermaye piyasası araçlarının satılmasını ya da satışa ilişkin emrin verilmesini ifade eder.
şeklinde ifade edilmiştir. Yani kısaca bir hissenin düşeceğini düşünen borsa yatırımcısının “elinde olmayan payları satması” işlemidir.
Bu işlemin sonuçları VİOP tarafındaki “short” pozisyon veya kripto piyasasındak “sell” işlemi açmakla aynı olmasına karşın en önemli farklılığı, açığa satılan pay kadar payın yerine koyulması zorunluluğudur. Açığa satılan payların, satın alınarak yerine konulması işlemi “Açığın Poizsyonun Kapatılması ” olarak tanımlanmaktadır.
Bir borsa yatırımcısının açığa satış yapabilmesi için, işlem yaptığı aracı kurum ile aralarında “Açığa Satış Çerçeve Sözlemesi” imzalanması zorunluluğu bulunmaktadır. Niye derseniz; açığa satış için, elinde olmayan payların satışı olarak tanımladığımız ve açığın kapatılmasının zorunluluk olduğu göz önüne alındığında, kapatılmayan açığa satış pozisyonları hem yatırımcı hem de aracı kuruma için takasbank nezdinde hukuki sorunlar yaratmaktadır.
Olaya şöyle bakalım fiili dolaşımda 5 milyon lot pay olan bir hissede;
- Gün için 150 bin lot alım, 150 bin lot satım yapıldığı durumda hiçbir sorun bulunmamaktadır.
AKD’de 5.000.000 – 150.000 + 150.000 = 5.000.000 olarak görülecek takasa da t+2 ‘de böyle yansıyacaktır
- Gün içinde 150 bin lot alım, 150 bin lot satış, 50 bin lot açığa satış ve 50 bin lot açığa satılanın alınması durumunda denkleme bakarsak;
AKD’de 5.000.000 – 150.000 + 150.0000 – 50.000 + 50.000 seklinde görülecek ama t+2’de kapatılmazsa 50.000 lot satılan payın karşılığı olmayacaktır.
Bu yüzden sorun çıkmamasına yönelik olarak yukarıda belirtilmiş olan tebliğin 24. maddesinde;
Satışı yapılan sermaye piyasası aracının tamamının veya bir kısmının takas süresi içinde tevdi edilmemesi veya söz konusu sermaye piyasası araçlarının takas tarihi itibariyle müşterinin aracı kurum
nezdindeki hesaplarında bulunmaması durumunda müşteriye temerrüd hükümleri
uygulanarak en geç takas tarihini izleyen 2 iş günü içerisinde pozisyonların kapatılması sağlanır
ifadesi bulunmaktadır.
Yanı açığa satışın iki gün içerisinde kapatılması esastır.
Açığa satışın hissenin düşeceğini düşünenlerce kullanılmasının yanı sıra, bilerek hisseyi düşürmek için satış yapılması yönünde kullanılabileceği unutulmamalıdır.
Peki açığa satış yapanın kazancı nasıl oluyor derseniz, esasında pay alıp yükselişten kar etmek ile mantık aynı.
Örneğin X hissesinde 13’den açığa satışa başlayan ve 12,90 ortalama ile 1 milyon lot açık yapan bir yatırımcı, 12,50’de kapanmaya başlar ve 12,55 ortalama ile kapanırsa, 1 milyon lot için 35 kademe yani 350 bin TL kar elde etmiş olur.
Aynı şekilde açık yaptığı bedelin üzerinde kapanmak zorunda kalırsa da o oranda zarar eder.
Açığın yapıldığının tespiti çok zordur ve bir satranç oyunu oynanır açıkcı ile hissenin yükselmesine yönelik pozisyon alanlar arasında.
Açığa satış yapıp da, hissenin yükselmesi sebebiyle alım yapılmak istenmemesi veya hissede kotasyon olmaması (tavan tavan gitmesi) durumlarında açığa saış yapanların açığa satış yaptıkları payları yerine koyabilmelerine yönelik olarak Temerrüt Tahtaları açılır veya kiralık pay almak gibi aracı kurumlarca alternatif çözüm yöntemlerine başvurulur.
Pandemi öncesi dönemde tüm hisselerde serbest olan açığa satış, herkes tarafından korku ile ve endeksi aşağı yönlü baskılayacak bir yöntem olarak görülse de sağlıklı fiyat oluşumları için en önemli denge unsuru olduğu unutulmamalıdır.
Açığa satışın serbet olması durumunda; geçmiş dönemde ederinin çok üzerinde fiyatlanması için manipüle edilen, son dönem pozisyon alan yatırımcıların madur olduğu, portföylerinin çok büyük bölümlerini kaybettilleri yol kazalarının önüne geçilmiş olacağı unutulmamalıdır.
Kısaca;
Açığa satış, güç dengelerinin oturmuş olduğu piyasalarda SAĞLIKLI FİYAT OLUŞUMU için çok önemli denge unsurudur.
Yorumlar kapalı.