Şükufe Nihal, Cumhuriyetin ilk yıllarında Türk Edebiyatında özellikle modern fikirleriyle oldukça dikkatleri üzerine çeken şair ve yazardır. Yazar ve şair kimliğinden öte, eserlerinde toplumsal konularda ‘kadın kahramanları’ öne çıkaran Şükufe Nihal, aynı zamanda aktivist karakteriyle Türkiye’nin modern türk kadınına bir rol model oluşturmuştur.

Şükûfe Nihal 1896’da İstanbul’da doğmuştur. Babası V. Murat’ın Başdoktoru Doktor Emin Paşanın oğlu Eczacı Miralay Ahmet Bey, annesi Nazire Hanım ise asker kökenli bir aileye mensup Binbaşı Şevket Bey’in kızıdır.
Şükufe Nihal’in çocukluğu ve ilk gençlik yılları babasının görevi nedeniyle Manastır, Şam, Beyrut ve Selanik’te geçmiş ve ünlü şair Cenap Şahabeddin’in kardeşi Osman Fahri Bey’den edebiyat, Şahabeddin Bey’den Arapça ve Farsça dersleri almıştır.
Babası Miralay Ahmet Bey’in kültürlü, ileri görüşlü, eğitimli ve sanatla dolu hayatı ve sürekli olarak evinde yapılan toplantılar, kızının da eğitim ve sosyal hayatında önemli bir yer edinmiş ve etki etmiştir. Bu kapsamda; Şükûfe Nihal de memleket meseleleri, hükümet, saltanat, istibdat, müzik, şiir gibi siyasi, sosyal ve edebi konuların konuşulduğu bu ortamlar fikri gelişiminin temel taşlarını oluşturmuştur.
Babasının görevi gereği İstanbul’da bulunması sebebiyle Şukufe Nihal birikimi ve donanımı paralelinde üniversite eğitimini de tamamlamayı istemiş, II. Meşrutiyet ile birlikte giderek önem kazanan kadınların eğitimi meselesi necesinde, İstanbul’da 1914’te İnas Darülfünunu (Kadınlar Üniversitesi) adıyla açılan üniversiteye 1916 yılında kayıt yaptırmış ve eğitim hayatına başlamıştır. Fakat 1919’da Zukür Darülfünunu (Erkek Üniversitesi) ile İnas Darülfünunun birleştirilmesi sonrası Zukür Darülfünunun tabi olduğu sınavlaraı başarı ile vererek Darülfunundan mezun olan ilk kadın unvanını kazanmıştır

Mezuniyet sonrası, liselerde öğretmenlik yapan ilk Türk kadını unvanıyla göreve başlamış 1953 yılına kadar Darülmuallimat (İstanbul Kız Öğretmen Okulu), Bezmiâlem İnas Sultanisi (1923’ten sonra adı ‘İstanbul Kız Lisesi’), Vefa Sultanisi (1924’ten sonra adı ‘Vefa Lisesi’)’nde coğrafya öğretmeni; Kandilli, Kadıköy ve Nişantaşı Kız liselerinde edebiyat öğretmeni olarak görev yapmıştır.
1962 yılında geçirdiği bir trafik kazası sonrası, yatağa bağlı olarak yaşamak zorunda kalmış ve 1973 yılında vefat ederek, Aşiyan Mezarlığına defnedilmiştir.
Yazar Şükufe Nihal
Şükufe Nihal’in gerek yaşamında gerekse eserlerinde köylülük ve köylüler, kadınlar,modernleşme ve kalkınma, vatan sevgisi, Anadolu, Millî Mücadele ve Kurtuluş Savaşı konularına önemli vermiş ve bu konuların üzerinde çok durmuştır.
1909 yılında daha çocuk denecek yaşındayken, İttihat Dergisinde yayınlanan “İnas Mektepleri Hakkında” isimli yazısı ile dikkatleri üzerine çekmiş, dönemin önde feminist düşünce alımının liderlerinden olan Ahmet Cevdet Paşa’nın kızı Emine Semiye Hanım tarafından himaye edilerek, yazmaya teşvik edilmiştir.
Kadınına eğitim hakkını kazandırmak, çalışma hayatıyla tanıştırmak ve hakları konusunda bilgilendirerek mücadele etmelerini sağlamak gibi konularla ilgilenen Müdafaa-i Hukuk-ı Nisvan Cemiyet’nin idare heyeti üyeleri arasında yer almış ve 1923’te Kadınlar Halk Fırkası’nın kurulması çalışmalarında da aktif rol üstlenmişti.
Sonraki eserlerinde; Türk kadınlarının uzun süren savaş yıllarında gösterdikleri özveri ile yine bu yıllarda bir zorunluluk sebebiyle de olsa erkeklerden boşalan yerlerde çalışma başarılarını ön plana çıkartmıştır

Anadolu kültürünün zengin mozaiğini anlamak ve Anadolu insanını tanıyabilmek için yurt gezilerinin yapılması gerektiğine inanmış ve bunu her platformda dile getirmiştir. Hatta bir adım daha ileriye giderek; yaşanan sorunların çözümlenebilmesi ve ülkenin ilerlemesi bakımından memleketin her köşesine geziler düzenlenmesi gerektiğini ileri sürmüştür.
Dönemin şartları dikkate alındığında, bir kadının Anadolu’yu yalnız olarak dolaşması kolay verilebilecek veya uygulanabilecek bir karar değildir. Fakat Şükufe Nihal idealleri uğruna birçok sıkıntıyı göze alabilen bir Cumhuriyer Kadınıdır. Bu arada Şükufe Nihal yaptığı gezilerde edindiği tecrübeleri kayıt altına almakla yetinmemiş, yaşanan sorunlara da çözümler üretmeye de çalışmıştır. Bütün eserlerinde Anadolu insanını yaşadığı sıkıntıları, özellikle kadınların toplum içindeki rollerini gündeme taşımış , kadınları köy yaşamında önemli rol oynuyor olmasına karşın hak ettikleri değeri bulamadıklarının altını çizmiş ve çözüm olarak kadınların eğitiminin önemini vurgulamıştır
Eserleri kadar yaptıkları, kişiliği ve Anadolu Kadınının hak ettiği yere erişmesi için verdiği savaş ile Türk tarihine altın harflerle yazılan Şükufe Nihal; Türk tarihinin siyasî, edebî ve kültürel bakımlardan önem
Tarih sayfalarına kanla yazılan bir zafer olarak geçen Milli Mücadele sonrasında, Anadolu’nun aydınlanması ve Türk Kadını’nın esaretten kurtulması için başlatılan kültürel kalkınma mücadelesinin önemli neferlerinden biris olan Şükufe Nihal Hanım ve aynı yolsa mücadele eden kahramanları Cumhuriyetin ilanının 101. yılında şükren, minnet ve saygı ile anıyoruz.
Yorumlar kapalı.