Türk futbol tarihinde 2010 yılında şampiyonluk yaşayan, UEFA Şampiyonlar Ligi’nde mücadele eden ve Süper Lig şampiyonluğu unvanı bulunan bir takım ilk kez 3. Lig’e düştü.
2010 yılında Süper Lig şampiyonluğunu elde ederek ülke futbolunda beşinci büyük olan Bursaspor, aradan geçen 14 yılda “inanılmaz” bir çöküş yaşadı.
Önce 2018-2019 sezonunda Spor Toto 1. Lig’e düşen yeşil-beyazlılar, daha sonra yaşadığı ekonomik krizin de etkisiyle 14 Mayıs’ta 2. Lig’e düşmüştü. Ve beklenen son geçen haftalarda yaşandı, sahasında 1461 Trabzon’a 2-1 mağlup olan yeşil-beyazlılar bitime 4 hafta kala 2. Lig’e de veda ederek 3. lige düştü.
Efsane Başkan İbrahim Yazıcı’nın vefatından sonra kulübü ve yönetimi menejerler esir aldı.
Tüm liglerin en çok borçlu 5. kulübü olan yeşil-beyazlılar, Şampiyon başkan İbrahim Yazıcı’nın 2013’te vefat etmesinin ardından hatalı yönetimler ve yanlış transfer politikaları nedeniyle kan kaybetmeye başladı.
Kulübe yakın çevrelerden alınan bilgilere göre; 2010-2020 yılları arası birçok yıldızını toplamda 60 milyon Euro’ya satmasına rağmen, yaşı geçmiş yabancılara bol sıfırlı ve 3-4 yıllık sözleşmeler imzalayan eski yönetimler, sportif başarı da gelmeyince kulübün borcuna borç kattı. 2019’da düştüğü 1. Ligi, 3 yılda 4 farklı yönetimle geçiren Bursaspor, 17 pahalı ve sıkıntılı oyuncuyu transfer edince tükenişin fitili ateşlendi!.. Kredi kullanamayan, çek karnesi olmayan kulüp bankalarla, devlete olan borçlarla tanıştı. Tapusu kulüpte bulunan fabrikalar yok pahasına satıldı. Bankalara, borçlar sebebiyle benzinlik elden gitti. Yanlış trasferler sonucu tahtası kapalı, kadrosu zayıflamış Timsah, düştüğü durumdan kurtulabilmek için elde avuçta ne varsa sattı ve gelir üretemez oldu. Bu dönemde menajerlerin kulüple olan ilişkileri en üst noktaya çıktı, menajerler tesiste söz söyleyebilir, karar verebilir hale geldi.
Ve kaçınılmaz sonuç, iyi yönetilmeyen kulüp, kötü yönetim nedeniyle 2010’da ki şampiyonluk sonrası, o kadar gelire rağmen 14 yıl içinde 3. Ligin yolunu tuttu.
Yorumlar kapalı.